GAZİANTEP ŞEHİR HASTANESİNDEKİ YANIK MERKEZİ ULUSLARARASI HİZMET VERİYOR GAZİANTEP ŞEHİR HASTANESİNDEKİ YANIK MERKEZİ ULUSLARARASI HİZMET VERİYOR


Yaşadıklarını, “Yüzümde hafif bir felç durumu oluştu, önce anlam veremedim. Daha
sonra konuşma yeteneğimi kaybedince SANKO Üniversitesi Hastanesi’ne getirildim.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. Murat Ulutaş’la görüştüm. MR’da
beynimde tümör olduğu tespit edildi” sözleriyle anlattı.
Doç. Dr. Ulutaş’ın, ameliyatın anestezi uygulanmadan ağrısız işlemle yapılmasının
gereklilik ve önemini bildirdiğini ifade eden S.G., “Anesteziyoloji ve Reanimasyon
Uzmanı Doç. Dr. Betül Şimşek, ameliyat sırasında benimle sürekli konuştu.
Ameliyattan üç gün sonra taburcu oldum ve çok iyiyim” diyerek mutluluğunu paylaştı.
DOÇ. DR. MURAT ULUTAŞ
Beyin tümörlerinin cerrahi tedavisinin çok hassas bir konu olduğuna işaret eden Doç.
Dr. Murat Ulutaş ise özellikle beyindeki konuşma, hareketleri kontrol eden motor ve
duyusal alan gibi özel ve önemli bölgelerde veya yakınlarında yerleşmiş tümörlerin
cerrahi tedavisinin daha fazla hassasiyet gerektirdiğini söyledi.
Ameliyat sırasında teknoloji desteğinin (nöronavigasyon, nöromonitörizasyon) bazen
yeterli olmadığını, hastanın zarar görmemesi ve fonksiyon kaybı yaşamaması için ek
tedbirler alınması gerektiğine vurgu yapan Doç. Dr. Ulutaş, şunları kaydetti:
“Uyanıklığın korunduğu, ağrının hissedilmediği anestezi ile bu hassas bölgelere
yerleşmiş beyin tümörünün cerrahi tedavisi, teknolojik destekten daha kıymetli bilgiler
vererek güvenli ameliyatların gerçekleştirilmesini sağlamaktadır.
Tümörün normal beyinden ayıklanması sırasında hasta ile konuşarak hareketleri
izlenmekte ve fonksiyon kaybına uğrama riski en aza indirilmektedir. Yeterli bilgi ve
tecrübesi olan anestezi hekimleri sayesinde bu özellikteki tümörlerin cerrahisi başarılı
şekilde gerçekleştirilmektedir.
Uyanık beyin tümörü ameliyatı, hastanın ameliyat sırasında kol, bacak ve konuşma
gibi fonksiyonların operasyon anında takip edilmesine olanak tanımaktadır. Bu
sayede ameliyat sonrası felç ve konuşma bozukluğu gibi riskleri en aza indirmek
amaçlanır.”
DOÇ. DR. BETÜL ŞİMŞEK
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim
Dalı’ndan Doç. Dr. Betül Şimşek de uyanık beyin tümörü ameliyatı öncesi hasta ile
görüşülerek, sürecin anlatılmasının önem taşıdığının altını çizdi.

“Ameliyat sırasında hastaya uyanık olacağını ve komutları yerine getirmesini
isteyeceğimizi belirtiriz” diyen Doç. Dr. Şimşek, hastanın anestezi uzmanı ile uyumlu
olmasının bu nedenle çok önemli olduğuna dikkat çekti.
Bu bilgilendirmede ayrıca hastanın ameliyat anında ağırlaşma ve vücudunun belirli
bölümünde dokunma hissini kaybetme gibi durumlarda bunu haber vermesi gerektiği
konusunda uyarıldığını vurgulayan Doç. Dr. Şimşek, şöyle devam etti:
“İnsan beyninde ağrı lifi yok. Bu sayede beyin içerisinde işlem yapılırken hasta ağrı
hissetmez. Fakat kafatası derisi, kemiği ve beyin zarı ağrı lifleri taşımaktadır. Bu
nedenle uyanık ameliyat öncesinde ağrı duymaması için hastanın başı uyuşturulur.
Çok düşük dozlarda hastanın bilincinin tamamen kaybolmasını önleyecek
sakinleştirici ilaçlar eşliğinde ameliyata başlanır ve bitene kadar devam eder. Beynin
içinde yapılan işlemlerde de ağrı duyulmadığı için hasta hiçbir ağrı ve acı hissetmez.
Anestezi teknolojileri sayesinde ameliyat sırasında hasta bir şey anımsamaz.
Nihayetinde travmatik durum olması nedeniyle kişilerde psikolojik etkileri kalmaması
için verdiğimiz düşük doz sedasyon ilaçları unutmayı sağlamaktadır.”

Editör: Haber Merkezi